Kategoriler
Din Kültürü

Tövbe Duası (Türkçe ve Arapça)

Hamse Aşere Tövbe Duası

Ehlibeyt İmamlarının 4 .’cüsü olan ve İmam Hüseyin’in (as) oğlu olan İmam Ali Zeynulabidin (as)’ın meşhur münacatlarından birisi de bu tövbe duasıdır. Hamse Aşere ismi ile meşhur olan bu dua bizlere nasıl tövbe etmemiz gerektiğini çok güzel bir şekilde öğretiyor. 

Sponsorlu Bağlantılar

Peygamber Efendimizin ashabından bir çok kişi de bu duayı nakletmiştir. 

Dua, kul ile yüce yaratıcının irtibata geçmesidir. Bu yüzden muhtaç olanın ihtitaçsız olanın kapısına gittiğinde isteklerini nasıl arzetmesi gerektiğini bilmesi gerekir. Hele ki günahkar olan bizlerin Allah’tan bağışlanma dileyeceğimiz zaman nasıl Allah’ın rahmetini coşturacağımızı bilmemiz gerekir. İşte tam da bu noktada İmam Zeynulabidin (as) nasıl tövbe edip Allah’tan nasıl bağışlanma dileyeceğimizi bize bu duada öğretiyor. 

Hamse Aşere Duasının Arapçası

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمـنِ الرّحيـمِ
اِلهٰي اَلْبَسَتْنِى الْخَطايا ثَوْبَ مَذَلَّتي، وَجَلَّلَنِي التَّباعُدُ مِنْكَ لِباسَ  مَسْكَنَتي، وَاَماتَ قَلْبي عَظيمُ جِنايَتي، فَاَحْيِهِ بِتَوْبَةٍ مِنْكَ يا اَمَلي وَبُغْيَتي وَيا سُؤْلي وَمُنْيَتي، فَوَ عِزَّتِكَ ما اَجِدُ لِذُنوُبي سِواكَ غافِراً، وَلا اَرى لِكَسْري غَيْرَكَ جابِراً، وَقَدْخَضَعْتُ بِالإِنابَةِ اِلَيْكَ، وَعَنَوْتُ بِالاِسْتِكانَةِ لَدَيْكَ، فَاِنْ طَرَدْتَني مِنْ بابِكَ فَبِمَنْ اَلُوذُ، وَاِنْ رَدَدْتَني عَنْ جَنابِكَ فَبِمَنْ اَعُوذُ، فَوا اَسَفاهُ مِنْ خَجْلَتي وَافْتِضاحي، وَوا لَهْفاهُ مِنْ سُوءِ عَمَلي وَاجْتِراحي، اَسْأَلُكَ يا غافِرَ الذَّنْبِ الْكَبيرِ، وَيا جابِرَ الْعَظْمِ الْكَسيرِ، اَنْ تَهَبَ لي مُوبِقاتِ الْجَرائِرِ، وَتَسْتُرَ عَلَيَّ فاضِحاتِ السَّرائِرِ، وَلا تُخْلِني في مَشْهَدِ الْقِيامَةِ مِنْ بَرْدِ عَفْوِكَ، وَغَفْرِكَ وَلا تُعْرِني مِنْ جَميلِ صَفْحِكَ وَسَتْرِكَ، اِلهٰي ظَلِّلْ عَلى ذُنُوبي غَمامَ رَحْمَتِكَ، وَاَرْسِلْ عَلى عُيُوبي سَحابَ رَأفَتِكَ اِلهٰي هَلْ يَرْجِعُ الْعَبْدُ الآبِقُ اِلاّ اِلى مَوْلاهُ، اَمْ هَلْ يُجيرُهُ مِنْ سَخَطِهِ اَحَدٌ سِواهُ، اِلهٰي اِنْ كانَ النَّدَمُ عَلَى الذَّنْبِ تَوْبَةً فَاِنّي وَعِزَّتِكَ مِنَ النّادِمينَ، وَاِنْ كانَ الاِسْتِغْفارُ مِنَ الْخَطيـئَةِ حِطَّةً فَاِنّي لَكَ مِنَ الْمُسْتَغْفِرينَ، لَكَ الْعُتْبى حَتّى تَرْضى، اِلهٰي بِقُدْرَتِكَ عَلَيَّ، تُبْ عَلَيَّ وَبِحِلْمِكَ عَنّىِ، اعْفُ عَنّي وَبِعِلْمِكَ بي، اَرْفِقْ بي اِلهٰي اَنْتَ الَّذي فَتَحْتَ لِعِبادِكَ باباً اِلى عَفْوِكَ سَمَّيْتَهُ التَّوْبَةَ، فَقُلْتَ «تُوبُوا اِلَى اللهِ تَوْبَةً نَصُوحاً»، فَما عُذْرُ مَنْ اَغْفَلَ دُخُولَ الْبابِ بَعْدَ فَتْحِهِ، اِلهٰي اِنْ كانَ قَبُحَ الذَّنْبُ مِنْ عَبْدِكَ فَلْيَحْسُنِ الْعَفْوُ مِنْ عِنْدِكَ، اِلهٰي ما اَنَا بِاَوَّلِ مَنْ عَصاكَ فَتُبْتَ عَلَيْهِ، وَتَعَرَّضَ لِمَعْرُوفِكَ فَجُدْتَ عَلَيْهِ، يا مُجيبَ الْمُضْطَرِّ، يا كاشِفَ، الضُّرِّ يا عَظيمَ الْبِرِّ، يا عَليماً بِما فِي السِّرِّ، يا جَميلَ السِّتْرِ، اِسْتَشْفَعْتُ بِجُودِكَ وَكَرَمِكَ اِلَيْكَ، وَتَوَسَّلْتُ بِجَنابِكَ وَتَرَحُّمِكَ لَدَيْكَ، فَاسْتَجِبْ دُعائي وَلا تُخَيِّبْ فيكَ رَجائي، وَتَقَبَّلْ تَوْبَتي وَكَفِّرْ خَطيـئَتي بِمَنِّكَ وَرَحْمَتِكَ يا اَرْحَمَ الرّاحِمينَ.

Duanın Türkçe Anlamı

Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla

Ey Rabb’im! Hata ve günahlar bana zillet elbisesini giydirdi ve senden uzak oluşum üzerime acizlik perdesini örttü ve suçumun ağırlığı kalbimi öldürdü.

Ey umudum ve arzum ve ey isteğim ve gayem! Nasip edeceğin bir tövbeyle şu ölü kalbimi yeniden dirilt! İzzetine andolsun ki, senden başka günahlarımı bağışlayacak ve yaramı saracak birini göremiyorum. Sana dönerek teslim oldum ve zillet içinde sana boyun eğdim. Eğer kapından kovarsan kime sığınayım? Eğer beni nezdinden uzaklaştırırsan kime yöneleyim? Utancımdan ve ayıplarımdan dolayı eyvahlar olsun bana. Kötü hareketlerim ve kazancımdan dolayı yazıklar olsun baba!

Ey büyük günahları bağışlayan ve ey kırılmış kemiği iyileştiren, karşı gelmelerimi görmezlikten gel, gizli olan ayıplarımı ört, kıyamet sahrasında beni bağışından ayırma ve beni affından ve güzel örtünden mahrum eyleme.

Ey Rabb’im! Günahlarımı rahmet bulutunun gölgesinde gizli tut, kusurlarıma ve kötü amellerime lütuf ve muhabbet yağmurunu yağdır.

Ey Rabb’im! (Efendisinden) kaçmış köle efendisinden gayri kime dönebilir? Ve efendisinin gazabından kim onu sakındırabilir?

Ey Rabb’im! Eğer günahlarından pişman olmak, (senin katında) tövbe etmekse, izzetine andolsun ki artık ben de pişman olanlardanım ve eğer istiğfar edip af dilemek hata ve günahların affedilmesine sebep oluyorsa ben de artık istiğfar edenlerdenim, razı oluncaya kadar beni muhafaza etmeye (kınamana) hakkın var senin.

Ey Rabb’im! Benim üzerimde olan kudretin hatırına tövbemi kabul et ve günahlarım karşısındaki sabrın hürmetine beni affet ve benim hakkımdaki ilmin hakkına bana muhabbet gözüyle bak!

Ey Rabb’im! Kullarına bağışlamak için onların yüzüne tövbe isminde bir kapı açan ve onlara “Allah’ın katına yönelerek gerçekten tövbe edin” diyen sensin; öyleyse (günahlarım için) açtığın bu kapıdan girmekten gafil olanların özrü nedir?!

Ey Rabb’im! Kulunun günah işlemesi çirkinse, senin (günahkâr kulunu) affetmen güzeldir.

Ey Rabb’im! Ben, sana yönelip de kendisini affettiğin, kendisine ihsanda bulunduğun sana yönelen ilk günahkâr değilim.

Ey darlığa düşenin imdadına koşan, ey belayı bertaraf eden, ey büyük bağış sahibi, ey gizlileri bilen, ey günahları en güzel örten! Rahmet ver keremini aracı kılarak ve merhametini vasıta ederek kapına geldim; artık duamı kabul et ve senin lütfüne olan ümidimi boşa çıkarma; bağış ve merhametin hürmetine hatalarımı örtüver ve tövbemi kabul et; ey merhametlilerin en merhametlisi!

Sponsorlu Bağlantılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

RenkliNOT