Kategoriler
Faydalı Bilgiler Kültür/Sanat

Dünyanın 7 Harikasından “Mısır Piramitleri” Tarihi ve Sırları

Mısır Piramitleri’nin Tarihi

Dünyanın 7 harikasının beklide en harikası Mısır piramitleri! Her biri 20 ton ağırlığında olan taşlardan inşa edilmiş ve bu taşların temin edilebileceği en yakın mesafe yüzlerce km uzaklıktadır. Bu taşların nasıl getirildiği ise meçhul…

Sponsorlu Bağlantılar

Bilimsel geleneğe göre, Büyük Piramit 20 yılda yapılmıştır; Önce bir kent yapılmış, taş blokları taşınmış ve yığılmıştır. Yüzeyin düzleştirilmesi için uzun zaman çalışıldığı sanılıyor. Ama taş blokların nasıl yerleştirildiği henüz anlaşılmış değil, çeşitli kuramlar üretiliyor; Bir kurama göre yapılan spiral bir rampaya çıkarılan taş bloklar üst üste konuluyordu. Rampa çamur kaplanıyor, sulanıyor ve taş bloklar itilerek kaydırılabiliyordu. Herodot’un yazdığına göre bu rampanın inşaası da 10 yıl sürmüş. Bir diğer kurama göre, taş bloklar dev manivelalarla kaldırılıyordu. Başka bir inanışa göre ise önce temeller kazılmış (100,000 işçi tarafından elle), sonra kesilen, tanesi iki tonluk iki milyon taş taşınmış (100,000 işçi tarafından elle) ve son olarak üstüste dizilmiş. Yüzeyin pürüzsüz olması için bir dış kaplama yapılmış ama sanıyoruz güneş, klor, egzoz ve kum fırtınaları dış kaplamaları pek bir yıpratıyor. Aslında Piramitlerin merdivenli değil, düz bir yüzey şeklinde inşaa edildiği düşünülmektedir.

Ehramlar olarak da bilinen Mısır piramitleri, çoğu eski ve orta krallık döneminde Mısır krallarının (Firavun) mezarları üstüne yapılmış büyük anıtsal yapılardır. Orta ve Güney Amerika’da Mayalar, Aztekler ve İnkalar tarafından benzer yapılar yapılmıştır ama gerçek piramitler Mısır’dadır. Yunanca pyramis sözcüğünden türemiş olan piramitlerde genellikle taş ya da tuğla kullanılmıştır. Mezar odası çoğunlukla piramidin üzerine oturduğu kayanın içine oyulmuştur.

Eski Krallık’ta 2. hanedan döneminin sonuna kadar (yaklaşık İ.Ö.1650) krallar ve soylular mastaba denen mezarlara gömülürlerdi. Mastabalar, dikdörtgen biçimli, yan duvarları içeriye doğru eğimli ve üst yüzeyi düz olan; daha çok üstü kesik bir piramide benzeyen anıtmezarlardı. 3. hanedan döneminde (İ.Ö.2650-2575) kral mezarlarında taş kullanılmaya başlandı. İlk piramit, bu dönemde, Kahirenin yakınındaki Sakkara’da ünlü mimar İmotep tarafından yapıldı. Kral Zoser için tasarlanan ve üst üste konmuş altı mastabadan oluşan bu anıtmezara Basamaklı Piramit denmiştir.

Kutsal sayılan ölmüş krala armağanların sunulduğu bir tapınağı da içeren Basamaklı Piramit ve ek yapıları geniş bir duvarla çevrelenmiştir. 60 metre yüksekliğinde olan ve kireç taşından yapılan bu piramit Eski Mısır’ın en güzel anıtlarından biridir. Yapının altından toprağın içine uzanan 11 geçitte kral ve bazı soyluların pembe granit ve albatrdan (kaymak taşı) yapılma lahitleri bulunur. Ne var ki, bu lahitler, daha önce soyulduğu için bu kişilerin mumyalanmış cesetleri bulunamamıştır. Bölgede daha birçok piramidin yapıldığı sanılmaktadır.1953′te Sakkara’da 3. hanedan döneminden kalma tamamlanmamış bir başka basamaklı piramidin kalıntılarına rastlanmıştır.

Napolyon, 1798′de Mısır’a girdiğinde piramitlerin önünde askerlerine; “Askerler, piramitlerin tepesinden 40 yüzyıl bize bakıyor” demişti.
“İnsan zamandan korkar, zaman ise piramitlerden…”

7 Harika’nın hala yaşayan tek kanıtı; öylesine ki, tarihçilerin veya ozanların onu harika olarak tanımlamasına hiç ihtiyacı yok. Görüntüsü, ölçüleri ve şekliyle inanılmaz güzellikte görkemli dev bir yapıt. Büyük Piramit ya da Khufu-Keops Pramidi hala zamana karşı dimdik duruyor ve yok olmamakta direniyor. İnsanların en çok karıştırdığı harika da bu; listenin tepesinde sadece antik Giza şehrinde bulunan Keops piramidi var, diğer iki büyük piramit değil. Bu durumda “Mısır Piramitleri” şeklinde kullanılan genel geçer tabir doğru olmuyor.

Kayalık bir zemine oturan piramidin dış bölümü kireç taşı ve granitten yapılmıştır. Tüm yapıda her biri ortalama 2,75 ton ağırlığında toplam 2,3 milyon taş blok kullanılmıştır.

Piramidin yapımında kullanılan kayalar Nil ırmağının karşı kıyısından getirilmiş, kireç taşı Kahire yakınlarından, granit ise Assuan’dan taşınmıştı. Kabaca yontulan granit bloklar, silindirler üzerinde çekilerek ırmağa getirilir ve buradan mavnalarla piramide en yakın yük iskelesine taşınırdı. Bloklar, iskele ile piramit arasında döşenmiş granit geçitten, tahta silindirler üzerinde çekilerek yerine ulaştırılırdı. Taş blokları çıkaran ve taşıyan kişiler kendi adlarını kırmızı bir boya ile taşın üzerine yazarlardı. Bu yazılar bugün de okunabilmektedir. Taşlar çok düzgün bir biçimde bakır aletlerle işlenirdi.

Her üç piramit de yağmalanmış oldukları için içlerindeki eşyaların çoğu kaybolmuştur. 5. ve 6. hanedan kralları da (İ.Ö.2465-2150) Gize ve Abu Şir’de birçok piramit yaptırmışlardı. 11. ve 12. hanedan krallarının (İ.Ö.2130-1756) piramitleri daha çok Dahşur, Havara ve el-Lahun’da bulunmuştur. Bu dönemden sonra, soylulara mezar olarak kullanılan piramitlerin yapımına son verildi. Mısırlılar krallarını, 18. hanedan döneminde (İ.Ö.1540-1292) başkent olan Teb yakınlarındaki Krallar Vadisi’nde kayalara oyulmuş mezar odalarına gömmeye başladılar.

Bir zamanlar Nil ırmağının batı kıyısı boyunca birçok piramit yer alırdı. Bunların Eski ve Orta Krallık döneminde yapılmış olmaları ile Mısırlılar’ın Güneş tanrısı Ra’ya tapınmaya ve ölülerini mumyalamaya başlamaları arasında bir ilişki olduğu sanılmaktadır. Eski Mısırlılar, ölen bir kişinin bedenini koruyarak, ona yiyecek ve içecek sunarak ölümden sonra yaşamasını sağlayabileceklerine inanırlardı. Bu nedenle ölülerini, öbür dünyada gereksinecekleri eşyalarla birlikte gömerler, mezar duvarlarına çizdikleri resimler ve yazdıkları yazılarla ölülere karşılaşabilecekleri tehlikelerden korunma yollarını gösterirlerdi.

Mısır piramitleri yeryüzündeki anıt-kabirlerin en eskileri ve en büyükleridir. Bunların en haşmetlisi olan Keops Piramidi dış görünüşü ile de “Dünyanın Birinci Harikası” olma niteliğine hak kazanmıştır.
Yeri; Giza’da antik Memphis kentinde, bugünkü Mısır’ın başkenti Kahire yakınındaki Nil Nehrinin batısında bulunan Giza Yaylası.

Tarihi; Genel kanı, Giza piramitlerinin üçünün de 7 Harika kapsamına alındığıdır ama belirtilen piramit, krallığın dördüncü hanedanlığının ikinci imparatoru Mısır Firavunu Khufu’nun, bilimsel saptamalara göre anıt-mezar olarak MÖ 2560′ta yaptırdığı Büyük Piramit’tir. Geleneksel olarak piramit yapımı Eski Mısır’da bir “platform-mastaba” kültürünün ürünüdür ve kraliyet için yapılır. Daha sonraları, sayısız yığma mastaba yapılmıştır. İlk piramitlerin en iyi örneği ünlü mimar Imhotep tarafından Kral Djoser adına yapılan Sakkara piramididir.

Tanımlama; Keops Piramidinin yanında biraz daha küçük olan Kefren ve Mikorinos piramitleri bulunmaktadır. Ayrıca, içlerinde prenseslere ve firavunun en yakın yardımcılarına ait mumyaların bulunduğu beş piramit daha vardır. Büyük Piramit de denen Keops Piramidi, Keops’un mezarıdır. İkinci büyük piramit, Keops’un kardeşi olan ve O öldükten sonra firavun olan Kefren’e aittir. Küçük piramit ise M.Ö. 2500′lü yıllarda hüküm süren Mikerinos’a aittir. Büyük Piramit, 145.75 metreydi ama şimdi 10 metresini kaybettiği kabul ediliyor. 43 yüzyıl boyunca dünyanın en yüksek yapısıydı, ancak 19. yüzyılda geçilebildi. Yüzeyi yumuşak ve düzleştirilmiş taşlarla kaplıydı, kalıntısı hala görülebilmektedir. Eğimi 54 derece 54 dakikadır. Tabanının dört kenarı tam ölçüldüğünde ve yönleri belirlendiğinde kusursuzdur. Taban köşelerinin birleştirilmesiyle tam bir kare elde edilir, her kenarı 229 metredir ve kenar uzunlukları arasında maksimum hata oranı şaşırtıcı bir şekilde % 0.1 bile değildir. Piramidin, her biri birkaç ton ağırlığında olan iki milyon taş bloktan yapıldığı sanılıyor. Eğer üç piramidin taşları yan yana dizilirse, tüm Fransa’yı çevreleyecek 3 metre yüksekliğinde ve 30.48 santimetre kalınlığında bir duvar yapılabilir. Büyük piramit, Roma’daki St.Peter, Floransa Milanove, Londra’daki Westminster ile St.Paul katedrallerinin tümünü yan yana koyarsanız kapladıkları yeri tamamen dolduracaktır. Piramidin iç ortasında, tepeden 100 metre kadar aşağıda ve tabandan 40 metre kadar yukarıda firavunun odası vardır. Firavunun hazinesi ve özel eşyası bu odaya konmuştur. Oda 10,5 metre uzunlukta, 5 metre genişlikte ve 6 metre yüksekliğindedir. Buraya 50 metrelik bir dehlizden girilir. Biri kraliçeye ait olan iki oda daha vardır. Geçmişe göre artık piramitler için yeni kuramlar geliştiriliyor; Astronomik bir gözlemevi, özel bir inanç için tapınak, bilinmeyen çok eski bir uygarlığın yaptığı geometrik yapı, dünya dışı canlılar tarafından yapılan özel amaçlı bir yer… Hangisi olursa olsun, bugün dev piramit ve yanındaki iki benzeri, ilk bakıldığında ölümden sonraki yaşama doğru yapılacak mistik yolculuğun simgesi ve anısı olarak Nil’in batı yakasında gizem bulutları arasında duruyorlar.
Piramitler, hepsi birbirinden değerli eşsiz nitelikteki sanat eserlerini; kral, kraliçe, prens heykellerini de içlerinde saklıyordu ve bu eşsiz hazineleri saklamak için yapılmışlardır.
Kefren Piramidinin taban kenarlarının uzunluğu 216 m, yüksekliği 143m’dir.

Mikorinos adına yapılan 66 m uzunluğundaki piramidin taban kenarlarının uzunluğu 109 m’dir
Bu üç piramit tam bir teknik ustalık ve mühendislik yeteneği başyapıtıdır. Yerleştirilişi, yapının dev boyutları, kullanılan kireçtaşından yapılan blokların boyut ve ağırlıkları şaşırtıcıdır.

Piramitlerin Sırları:


* Her biri 20 ton olan taşlardan inşa edilmiştir ve bu taşları temin edilebilecek en yakın mesafe yüzlerce km. uzaktadır.
* Bu taşların nasıl getirildiği bilinmemektedir.
* Piramit kimin adına yapıldıysa, onun bulunduğu odaya, yılda iki defa güneş girmektedir (doğduğu ve tahta çıktığı günler)
* Mumyalarda radyoaktif madde bulunduğundan; mumyaları ilk bulan 12 bilim adamı kanserden ölmüştür.
* Piramitlerin içerisinde ultra sount, radar, sonar gibi cihazlar çalışmamaktadır.
* Kirletilmiş suyu, birkaç gün paramit”in içine bırakırsanız, suyu arıtılmış olarak bulursunuz.
* Piramitlerin içinde süt birkaç gün süreyle taze kalır ve daha sonra hiç bozulmadan yoğurt haline gelir.
* Bitkiler piramitin içinde daha çabuk büyür.
* Piramitin içine bırakılmış su beş hafta süreyle bekletildikten sonra yüz losyonu olarak kullanılır.
* Çöp bidonu içindeki yemek artıkları hiç koku yaymadan piramitler içinde mumyalaşır.
* Kesik, yanık, sıyrık gibi yaralar bir piramidin içinde daha çabuk iyileşme eğilimi gösterir.
* Piramitlerin bazı odalarının içinde ne olduğu hakkında bir bilgi yoktur. Araştırmacıların çoğu ya içinde kayboldu ya da aynı yerde birkaç tur attılar fakat içlerini göremediler.
* Piramitlerin içi yazın soğuk, kışın sıcak olur.
* Piramitler Orion takım yıldızlarının düyadan M.Ö.10500 yılındaki göründüğü açıda ve birebir yaklaşımıyla inşaa edilmişlerdir…
* Büyük Piramidin açıları, Nil’in delta yöresini iki eşit parçaya bölerler.
* Gize’deki üç piramit aralarında bir Pisagor üçgeni olacak şekilde düzenlenmişlerdir. Bu üçgenin kenarlarının birbirlerine göre oranı 3:4:5′dir.
* Büyük Piramidin tabanının yüzeyi, anıtın yarısının iki katına bölündüğünde pi=3,14 sayısı elde edilir.
* Büyük Piramidin dört yüzeyinin toplam yüzölçümü, piramit yüksekliğinin karesine eşittir.
* Büyük Piramit, dünyanın kara kitlesinin merkezinde yer alıyor.
* Büyük Piramit, dört ana yöne göre düzenlenerek inşa edilmiştir.
* Piramit dev bir güneş saatidir. Ekim ortasıyla Mart başı arasında düşürdüğü gölgeler mevsimleri ve yılın uzunluğunu gösterirler.
* Piramidi çeviren taş levhaların uzunluğu bir günün gölge uzunluğuna eşittir. Bu gölgelerin taş levhalar üstünde gözlenmesiyle günün 0,2419 bölümünde yılın uzunluğu yanlışsız olarak saptanabiliyordu.
* Büyük Piramit’le dünyanın merkezi arasındaki uzaklık, Kuzey kutbuyla arasındaki uzaklığa eşittir ve kuzey kutbuyla dünyanın merkezi arasındaki uzaklığa eşittir.
* Piramidin yüksekliğiyle, çevresi arasındaki oran, bir dairenin yarı çapıyla çevresi arasındaki oranın dengidir. Dört kenarlar dünyanın en büyük ve çarpıcı üçgenleridir.
* Gize’den geçen boylam, dünyanın denizleriyle anakaralarını iki eşit parçaya böler. Bu boylam ayrıca, kara üstünden geçen en uzun kuzey-güney yönlü boylam olup, bütün yer kürenin uzunluğuna ölçümünde doğal sıfır noktasını oluşturur.
* Büyük Piramidin tepesi Kuzey kutbunu, çevresi ekvatorun uzunluğunu temsil eder ve iki uzunluk aynı mikyasa uygunluk gösterir.
* Gize piramitlerini diğerlerinden ayıran farkların başında içlerinde yazı bulunmaması ve nasıl yapıldıklarının hala çözüme ulaşmamış olmasıdır.
* Gize piramitlerinden içi ziyaret edilebilen tek piramit Kefren piramidinin mezar odasıdır.
* Keops piramidinin yüksekliğinin 1 milyarla çarpımı yaklaşık olarak güneşle dünyamız arasındaki mesafeyi veriyor. (149.504.000 km)
* Piramitlerin üzerinden geçen meridyen karaları ve denizleri tam iki eşit parçaya bölüyor.
Piramitler hala yapımları esnasında ki gizi korumaktalar. İşçilerin olağanüstü bir çabayla günde 10 metreküp taşı üst üste koyduklarını kabul edersek keops piramidinde yer alan yaklaşık 2.5 milyon metreküp taş, 250.000 gün, yani yaklaşık 664 yılda yerleştirilebiliyor. Oysa piramitler 20 ila 30 yıl arasında bir sürede tamamlanmıştır.

Sponsorlu Bağlantılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

RenkliNOT