Kategoriler
Soru / Cevap Turizm

Almanya nasıl bir ülkedir?

Almanya nasıl bir ülke merak edenler için Almanya hakkında önemli bilgileri ve bilinmesi gerekenleri tek tek sıraladık.

Sizden gelen soru:

Almanya nasıl bir ülkedir?

Cevap:

Almanya Hakkında temel Bilgiler

Almanya ülkesinin resmi ismi Almaya Federal Cumhuriyeti’dir. Avrupa Birliği ülkeleri arasında en fazla nüfusa sahip olan ülkedir. Eyaletlere bölünen ve 16 eyaletten oluşan Almanya, bir federal parlementer cumhuriyettir. Almanya’nın başkenti ise ülkenin en büyük şehri olan Berlin‘dir.

Sponsorlu Bağlantılar

Almanya’nın nüfusu yaklaşık olarak 81,799,600’dir. Bu nüfusun %87,5 Almanlanr, %6,5 Türkler, %2 Avrupalılar, %2 Afrikalılar, %1 Asyalılar ve %1 Diğer milletler oluşturmaktadır.

Almanya’nın para birimi Euro’dur. Almanya’nın telefon kodu ise +49’dur.

almanya

Almanya’nın En Büyük Şehirleri

Almanya’da İklim

Almanya’nın geneli, nemli batı rüzgarlarının üstünlük kurduğu ılımlı bir iklime sahiptir. İklim; Gulf Stream’in etkisi altındaki Kuzey Atlantik Akıntıları tarafından etkilenmektedir. Bu ısıtıcı sular, Kuzey Denizi sınırlarındaki Jutland Yarımadası ve Ren Bölgesi dahil olmak üzere birçok bölgeyi etkilemektedir. Sonuç olarak kuzeybatı ve kuzey bölgelerinde iklim okyanusal iklimdir; yağış yaz boyunca maksimuma çıkmak üzere her dönem sürer.

Kışları ılımlı ve yazları serindir, buna karşın sıcaklık çoğu zaman 30°C’yi (86°F) aşabilmektedir. Doğuda ise iklim daha karasaldır; kışlar çok soğuk, yazlar çok sıcak ve kuru olabilmektedir. Orta ve güney Almanya ise farklı olarak karasal ve okyanusal iklim arasında bir geçiş bölgesidir. Yine, en yüksek sıcaklık yazın 30°C’yi (86°F) aşabilmektedir.

Almanya’nın Dini İnancı

Hıristiyanlık, Almanya’da 53 milyon (%64) taraftarla en yaygın olan dini inanıştır. İkinci yaygın inanış ise 3.3 milyon kişi ile İslam dini (4%), daha sonra ise her ikisine inanan toplam 200,000 kişi (0.25) ile Budizm ve Yahudilik gelmektedir. Hinduizm 90,000 inanana sahiptir (0.1%). Almanya’daki diğer tüm dini topluluklar 50,000’den az sayıda (veya %0,05’ten) taraftara sahiptir. Yaklaşık 24.4 milyon Alman ise (29.6%) herhangi bir dine inanmamaktadır.

Protestanlık kuzey ve doğuda; Roman Katolikliği ise güney ve batıda yoğunlaşmaktadır. Tüm inanışlar nüfusun yaklaşık %31’ini kapsamaktadır. Şu anki Papa Benedict XVI Bavyera’da doğmuştur. Ateistler ve agnostikler de dahil herhangi bir inanca dahil olmayan insanlar nüfusun yaklaşık %29.6’sını oluşturmaktadır ve özellikle eski Doğu Almanya bölgelerinde ve büyük metropol bölgelerinde yaşamaktadırlar.

Schwetzingen Cami - Baden-Württemberg, Almanya
Schwetzingen Cami – Baden-Württemberg, Almanya

Çoğu Türkiye’den gelen Sünniler ve Alevilerden oluşan yaklaşık 3.3 milyon Müslüman nüfusu ile birlikte az sayıda da Şii vardır. Ülke nüfusunun %1.7’sini oluşturan, Ortodoks Mezhebi’ne bağlı insanların büyük çoğunluğu Sırplar ve Yunanlardan oluşur. Almanya, Batı Avrupa’nın üçüncü büyük Yahudi nüfusuna sahip ülkesidir. 2004’te, Almanya’ya, İsrail’de olduğu gibi Sovyet cumhuriyetlerinden gelen Yahudi nüfusu, Almanya’nın Birleşmesi sırasındaki rakam olan 30,000 ile karşılaştırıldığında 200,000’den fazla bir sayıya ulaşmıştır. Yahudi nüfusunun ağırlıklı olduğu şehirler arasında Berlin, Frankfurt ve Münih bulunmaktadır. Yaklaşık 250,000 Budist Almanya’da yaşamaktadır ve bunların %50’si Asya göçmenidir.

2005 yılındaki Eurobarometre Anketi’ne göre, Alman halkının %47’si “Bir Yaratıcının var olduğuna inanıyorum” düşüncesini desteklerken, %25’i “Bir çeşit ruh veya hayat kaynağının var olduğuna inanıyorum” ve %25’i de “Herhangi bir ruh, yaratıcı veya hayat kaynağının var olduğuna inanmıyorum” düşüncesini benimsemişlerdir.

Almanya’da Konuşulan Diller

Almanca, Almanya’da resmî ve ağırlıklı olarak konuşulan dildir. Ayrıca bu dil, Avrupa Birliği’ndeki 23 resmî dilden biridir ve Avrupa Komisyonu’nun İngilizce ve Fransızcayla beraber üç çalışma dilinden biridir. Bilinen daha az konuşulan yerel diller ise Danca, Sorbca , Romanca, Alçak Almanca ve Frizcedir. Bu diller, resmî olarak Avrupa Bölgesel Diller ve Azınlık Dillerini Koruma Anlaşması tarafından korunmaktadır. Çok kullanılan göçmen dilleri ise Türkçe, Lehçe, Balkan dilleri ve Rusçadır.

Standard Almanca Cermen dilleri grubuna mensuptur ve İngilizce, Felemenkçe ve Frizce ile çok yakın olup aynı sınıflandırmaya sahiptirler. Ayrıca, Standard Almanca az miktarda da Doğu Cermen dilleri (yok olmuşlardır) ve Kuzey Cermen dilleri ile benzerlik göstermektedir. Birçok Almanca kelime Hint-Avrupa dil ailesinin Cermence kolundan türetilmiştir.[83] Önemli azınlık kelimeler ise Latince ve Yunancadan, daha az miktarda da Fransızcadan ve günümüzde de İngilizceden türemektedir. Almanca, Latin alfabesi kullanılarak yazılmaktadır. 26 standart harfe ek olarak, Almanca ä, ö ve ü olmak üzere üç tane umlaut harfe ve Eszett veya scharfes S (keskin S) denilen “ß” harfine sahiptir.

Alman lehçeleri, Standart Almanca’nın farklılaşmasıyla oluşmuştur. Alman lehçeleri geleneksel yerel türlerdir ve farklı Cermen kabilelerinden günümüze ulaşmıştır. Bu lehçelerin birçokları; sadece Standart Almanca bilen birisi tarafından bile, tam olarak anlaşılamamaktadır; çünkü bilinen Almancadan sözlük, fonoloji ve sözdizimi olarak bazı farklılıkları vardır.

Almanca, dünya çapında yaklaşık olarak 100 milyon kişinin ana dili ve 80 milyon civarında insanın ise ikinci dilidir. Almanca, Avrupa Birliği içinde yaşayan yaklaşık 90 milyon kişinin (%18) ana dilidir. Alman halkının %67’si en az bir yabancı dil ile, %27’si ise kendi dillerinden başka en az iki yabancı dil ile iletişim kurabilmektedirler.

Almanya’da Altyapı ve Ulaşım

Avrupa’da merkezi bir konumda bulunması, Almanya’yı önemli bir ulaşım bağlantı noktası haline getirmiştir. Bu durum ülkenin yoğun ve modern ulaşım ağı sayesinde gerçekleşmiştir. Bu ağın en meşhurları, dünyada toplam uzunlukta üçüncü en büyük olan geniş motorlu araç yolu (Otoyol)’dur. Otoyollarda bazı güzergahlar arasında hız sınırlamasının olmaması da önemli bir özelliktir.

Almanya çok merkezli bir hızlı tren ağı kurmuştur. InterCityExpress diğer adıyla ICE genelde komşu ülkelerdeki büyük şehirlere ve mesafelere ulaşım sağlamaktadır. Trenlerin hızları 160 km/sa ile 300 km/sa arasında değişmektedir ve en üst ileri hizmeti Deutsche Bahn vermektedir. Ulaşımlar 30 dakikalık, saatlik veya iki saatte birlik periyotlar şeklinde gerçekleşmedir.

Almanya dünyanın beşinci büyük enerji tüketicisi konumundadır ve 2002 yılında birincil enerji ihtiyacının üçte ikisi ithalâtla karşılanmıştır. Aynı yıl Almanya, Avrupa’nın en büyük elektrik tüketicisi olmuştur: toplam olarak elektrik tüketimi 512.9 terawatt-saat olarak gerçekleşmiştir. Hükümet politikası; güneş, rüzgar enerjisi, biyodizel, hidroelektrik ve jeotermal enerji gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesini vurgulamaktadır. Enerji tasarrufu ölçümünün sonuçlarına göre, enerji verimliliği 1970’lerin başlarından beri gelişmektedir. Hükümet, 2050 yılında ülkenin enerji ihtiyacının yarısını yenilenebilir kaynaklardan karşılama adına bir hedef koymuştur.

2000 yılında hükûmet ve Almanya nükleer güç endüstrisi; 2021’e kadar nükleer santralleri kademeli olarak azaltma konusunda anlaşmıştırlar. Fakat yenilenebilir enerji, enerji tüketiminde oldukça düşük paya sahiptir. 2006 yılı enerji tüketiminin kaynaklara göre dağılımı şu şekilde gerçekleşmiştir: akaryakıt (%35.7); kömür (%23.9); doğal gaz (%22.8); nükleer enerji (%12.6); su ve rüzgar gücü (%1.3); diğerleri (%3.7).

Almanya’nın Kültürü

Almanya, tarihte Das Land der Dichter und Denker (şairlerin ve düşünürlerin ülkesi) diye anılır. 2006 yılından bu yana Almanya kendisini Fikirlerin Ülkesi olarak adlandırmaktadır. Alman kültürü, Almanya’nın ulus devlet olarak doğmasından çok önceleri ortaya çıkmıştır ve Almanca konuşulan tüm coğrafyayı etkisi altına almıştır. Köklerinin etkisiyle Almanya’da kültür, Avrupa’daki din ve laiklik gibi zihinsel ve popüler eğilimlerin etkisiyle şekillenmiştir. Bu yüzden Avrupa kültüründen ayrı olarak özel bir Alman geleneği tanımlamak zor olacaktır. Bu yargı bağlamında diğer bir çıkarım da tarihi şahsiyetlerde olacaktır; Wolfgang Amadeus Mozart, Franz Kafka ve Paul Celan modern düşüncede birer Alman yerlisi olmamalarına rağmen, tarihsel durumları, çalışma ve sosyal ilişkilerinin anlaşılmaları açısından Alman kültürel çevresinin içinde değerlendirilmektedirler.

Almanya’da kültürel kurumlardan Federal Eyaletler sorumludur. Mali destek sağlanan 240 tiyatro, yüzlerce senfonik orkestra, binlerce müze ve 25.000’in üzerinde kütüphane, 16 eyalete dağılmış durumdadır. Bu kültürel olanaklar milyonlarca insan tarafından değerlendirilmektedir: Almanya’da her yıl 91 milyon kişi müzeleri ziyaret etmekte, 20 milyon kişi tiyatro ve operaya gitmekte ve 3,6 milyon kişi senfonik orkestraları dinlemektedir.

Almanya, Ludwig van Beethoven, Johann Sebastian Bach, Johannes Brahms ve Richard Wagner gibi dünyaca ünlü klasik müzik bestecilerine sahip çıkmaktadır. 2006’dan itibaren Almanya, dünyadaki beşinci büyük müzik pazarı haline gelmiş ve Kraftwerk, Scorpions ve Rammstein gibi müzik gruplarıyla pop ve rock müzik üzerinde etkili olmuştur.

Birçok Alman ressam farklı artistik tarzdaki çalışmalarıyla uluslararası bir prestij kazanmıştır. Hans Holbein, Matthias Grünewald, ve Albrecht Dürer Rönesans döneminin, Caspar David Friedrich Romantik Dönemin, Max Ernst’de gerçeküstücülüğün önemli sanatçılarındandır. Almanya’nın Karolenj mimarisi ve Otto mimarisi ile bu alana yaptığı katkılar, Romanesk mimarinin önemli habercileri olmuşlardır. Bölge daha sonraları Gotik, Rönesans ve Barok gibi tarzların önemli çalışmalarının yapıldığı bir mekân haline gelmiştir. Almanya yakın modern akımda özellikle Walter Gropius’un başlattığı Bauhaus akımıyla oldukça önemli bir yer teşkil etmektedir. Aynı zamanda yine Almanyalı olan Ludwig Mies van der Rohe, 20. yüzyılın ikinci yarısında dünyanın en ünlü mimarlarından biri haline gelmiştir. Cam cepheli gökdelenler onun fikridir.

Alman Mutfağı ve Yemek Kültürü

Alman mutfağı, bölgeden bölgeye farklılık göstermektedir. Bavyera ve Suabiya’nın güney bölgeleri buna örnektir. Bu bölgelerin mutfak kültürü; Avusturya ve İsviçre’ninkine benzerdir. Domuz eti, sığır eti ve kümes hayvanları eti ile yapılan yemek çeşitleri Almanya’da tüketilen yemeklerin önde gelenleridir. Özellikle domuz eti’nin Alman mutfağı’ndaki yeri özeldir. Hemen hemen bütün bölgelerde, yemekler sosisle yenir. Almanya’da 1500’den fazla sosis çeşidi üretilmektedir. En popüler sebzeler patates, lahana, havuç, şalgam, ıspanak ve fasülyedir. Organik gıda satışı bir pazar haline gelmiştir ve satılan ürünlerin %3.0’ünü bu grup besinler oluşturur.Bu bir trend halinde yükselmektedir.

Ünlü bir Alman değişi şöyle demektedir: “Kahvaltı bir imparator, öğle yemeği bir kral ve akşam yemeği bir fakir gibidir.” kahvaltı genelde tahıllı yiyeceklerle ve bal ya da reçelli ekmekle yapılır. Almanların bir kısmı kahvaltıda soğuk yemekleri ya da peynirli ekmeği tercih etmektedir. Ülkede 300’den fazla ekmek çeşidi fırınlarda satılmaktadır.

Başka ülkelerden gelen göçmenler sayesinde, Alman mutfağı ve günlük yemek alışkanlıkları birçok mutfaktan etkilenmiştir. Pizza ve makarna gibi İtalyan yemekleri, Döner gibi Türk ve Arap yemekleri özellikle büyük şehirlerde oldukça yaygın olarak satılmaktadır. Uluslararası burger zincirleri ve Çin restorantları ülkenin birçok yerine yayılmıştır. Hint, Japon ve diğer Asya mutfaklarının popüleritesi artmaktadır. Yüksek profilli dokuz Alman restorantı, restorantları uluslararası derecelendiren Michelin Rehberi tarafından üç yıldızlı olarak ilan edilmiştir. Yine 15 restorant iki yıldız almıştır.

Şarabın ülkenin birçok kesiminde yaygın olmasına rağmen Almanya’nın millî içkisi bira olarak bilinmektedir. Almanya’da kişi başına bira tüketimi yıllara göre düşmesine rağmen, kişi başına yıllık 116 litre ile üst sıralardaki yerini korumaktadır. 18 batı ülkesi üzerinde yapılan araştırmalar sonucunda Almanya; kişi başına alkolsüz içecek tüketimi konusunda 14., kişi başına meyve suyu tüketiminde ise 3. olmuştur. Bunların dışında, mineralli su ve Schorle (meyve suyuyla karıştırılmış) Almanya’da oldukça popülerdir.

Almanya’nın Gezilmesi Gereken Yerleri

Kaleler ve Tarihi Şehirler

Eğer hala klişeleri görmek istiyorsanız romantik kaleler ve köylerin olduğu Romantik Yol önerilebilir. Burası ünlü ve manzarası güzel bir yoldur.

Peri masalı gibi görüntüsüyle Neuschwanstein Kalesi, Alman kalelerinin en ikonik olanıdır. Etrafı duvarlarla çevrili Rothenburg ob der Tauber geçen onca zaman boyunca dokunulmamış gibi görünen güzel bir orta çağ atmosferine sahiptir.

Ülkenin diğer yerlerinde Görlitz, Bamber, Celle, Heidelberg, Erfurt ve Quedlinburg gibi benzer tipik Alman şehirleri bulunur. Almanya’ya yapılan klasik bir ziyaret Münih’in birahanelerine gitmek ve Garmisch-Partenkirchen’deki Alplerin zirvesini görmekle tamamlanabilir.

Almanya Hohenzollern alesi
Almanya Hohenzollern alesi

Berlin’in Eşsiz Mimarisi

Berlin size çok farklı bir tatil deneyimi yaşatabilir. Mimari olarak birbiriyle uyumsuz apartman blokları, postmodern cam ve çelik yapılar vardır. Bunların arasında bazı tarihi kalıntılar olsa da, Berlin rahat bir atmosfere ve herkesi “Berlinli” olarak gören bir çokkültürlülüğe sahiptir.

Çalkantılı tarihiyle Berlin aralarında Berlin Duvarı, Brandenburger Tor, Bundestag, Checkpoint Charlie, Fernsehturm, Holocaust Anıtı, Rotes Rathaus ve DDR Müzesi’nin de bulunduğu çok önemli tarihi zenginliklere sahiptir.

Eğer gerçek bir Berlinli gibi hissetmek istiyorsanız Prenzlauer Berg bölgesini mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Almanya Romantik Yol
Almanya Romantik Yol

Schöningen Mızrakları

Schöningen Mızrakları Yontma Taş Devri’ne ait 8 ahşap mızraktır. 1994 – 1998 yılları arasında Almanya’nın Helmstedt ilçesinde Schöningen’deki linyit madeninde bulunmuştur.

300 bin yaşını aşkın olan bu mızraklar dünyada tamamen korunmuş haldeki en eski av silahlarıdır. İnsan ırkının avcılığına dair ilk kanıt olarak kabul edilir. Bu keşifler ilk insanın kültürel ve sosyal gelişim görüntüsünü kalıcı olarak değiştirmiştir.

Sponsorlu Bağlantılar

“Almanya nasıl bir ülkedir?” için bir yanıt

ALMANYA – oldukca büyük Sanaayıya sahiptir, ve çalıskandırlar Alman devleti milletini, ve milletide devletini tutmaktadır. Zaten bir devletin kalkınması içinde en önemli yöntemde budur-devler milletini ve milletde devletini sevmesi gerekir. Alman halkının ise asla Politika ilen alakası yoktur Reyini atar evine gelir işçisi Fabrikada, ve Askeri ise Kısladadır Politikacısı da Meclistedir, ve Papazı ise Kilisededir, evet bu şartlar altınde herbir ülke kalkınır.

Araştırmacı Yazar Ethem Öztürk
Nevşehir Hacibektaş – Yenice Köyü 10.04.2018

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

RenkliNOT