Ders çalışmak sevilecek bir iş değildir. Çünkü hiç kimse ders çalışmayı sevmez. Yada çevrenizde ders çalışan arkadaşlarınıza sorun, hangi biri ders çalışmayı çok seviyor? Hiçbir öğrenci “deliler gibi ders çalışmak istiyorum, yerimde duramıyorum” gibi cümleler kullanmaz. Başarılı olanlar çalışmayı çok sevenler değil, hedefleri oldukları ve bu hedefleri gerçekleştirmek için çalışmak zorunda olduklarını bildikleri içindir. Peki siz ne yapacaksınz?

Öncelikle sizi motive edecek bir hedef belirlemeniz gerekir. Ve çalışmayı sevdiğiniz için değil, bu hedefinize ulaşmak için bir yol olarak görmeniz gerekir. Sevmeseniz de hedefinize ulaşmak için gitmeniz gereken yolun çalışmaktan başka bir şey olmadığını bilmelisiniz.

Ders çalışma isteği ancak o dersi anlamaya başladığınızda gelir. Bunun için de yapmanız gereken tek iş, çalışmaktır. Motivasyon, öğrencinin ders çalışmaya istekli hale gelmesi ya da ihtiyaç duymasıdır. Öyleyse ilgi ve ihtiyaç bir arada olursa yüksek derecede bir motivasyona sahip olursunuz. Yani, İngilizceyi seven bir bireyin İngilizce öğrenme konusunda motivasyonu yüksektir. Fakat bu birey, aynı zamanda yurtdışına da gidecekse motivasyonu en üst düzeydedir.

Gelelim sizin durumunuza… Üniversite sınavına hazırlanan öğrencilerin mevcut müfredat çerçevesinde derslerde işlenen her konuya ihtiyacı vardır. Öyleyse motive olmak için beklemeniz boşuna olacaktır. Çalışmanız gereken derslere ihtiyacınız olduğunu düşünmeniz, sizi motive etmeye yetecektir.

Sevdiğiniz derslerde motivasyonunuz üst düzeydedir. Çünkü bu tür derslerde hem istek hem ihtiyaç söz konusudur. Fakat sevmediğiniz derslerde ibre tersine döner. Babanıza ya da her sabah işe gitmek zorunda olan birisine sorun bakalım. Sabah olduğunda ‘Yaşasın, bugün işe gideceğim.’’mutlulukla yataktan fırlıyorlar mı? Eminim böyle bir insanı asla bulamazsınız. İnsanların yaşamında yalnızca istekle ya da mutlulukla yaptıkları işler yoktur. Ders çalışmakta bu işlerden biridir.

Çalışmak başlangıçta zordur. Hedeflerinizi belirleyip karar verdikten sonra kollarınızı sıvayın. Şeytanın bacağını kırıp çalışmaya başlayın. Önceleri istemeyerek yaptığınız bu faaliyetin –konuları anlamaya başladıkça- daha zevkli hale gediğini göreceksiniz.