Allah’ın selamı sizin üzerinize olsun. Peygamberden şefaat istenmez, şefaat istemek şirke girer gibi söylemler Vahhabi inancının bizim ülkemizde de kendisini göstermesidir. İslam’da şefaat etme hakkı yüce kitabımız Kuran’da da açıkça geçmektedir. 
 
Bakara Suresi 255. ayette şöyle buyrulur;
…Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur. İzni olmadan huzurunda şefaat edecek olan kimdir?...
 
Yine Yunus Suresi 3. ayette şöyle buyrulur;
O’nun izni olmaksızın hiç kimse şefaatçi olamaz….
 
Bu ayetten de anlaşılacağı üzere Allah’ın izin verdikleri dışında hiçkimse şefaat edemeyecektir. 
 
Meryem suresi 87. ayette ise şöyle buyrulur;
 
(O gün) Rahmân (olan Allah)’ın katında bir ahd almış olan kimseden başkaları şefaat etme hakkına sahip olamayacaklardır.
 
Bu ayet aslında şefaat istemek şirktir diyen herkese cevaptır. Allah bu ayette sadece Allah şefaat hakkı tanıdığı kimseler şefaat edeceği ve başkalarının bu hakka sahip olmayacağı açık bir şekilde belirtiliyor. Bu durumda yaratılmışların en üstünü olan Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a) şefaat hakkına sahip olmayacak da kim olacak?
 
Diğer ayetlerde ise şöyle geçer;
 
20:109 – O gün, Rahmân’ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimselerden başkasının şefaatı fayda vermez.
 
21:28 – Allah, onların önlerindekini de, arkalarındakini de (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir. Onlar, Allah’ın hoşnud olduğu kimseden başkasına şefaat etmezler. Hepsi de O’nun korkusundan titrerler.
 
43:86 – Onların Allah’ı bırakıp da tapdıkları putlar şefaat hakkına sahip değillerdir. Ancak bilerek hakka şahitlik edenler şefâat edebilir.
 
Bu ayetlerden de görüleceği üzere İslam’da şeaat vardır ve Allah’ın izin verdiği kimseler şefaat hakkına sahiptir. Hadislerden gördüğüm kadarıyla şefaat hakkında sahip olanlar Peygamberler, şehitler, salihler, sıddıklar, anne ve babalar, Allah’ın izin verdiği mümin ve mümine kimselerdir. 
 
“Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resulühü.” sözünü söylemek islamın en temel sütunlarından birisidir. Namazda bunu söylemediğimiz zaman namazımız kabul olmaz. Peygamber efendimiz zamanında ezan okunurken bu şehadet ezanda yer almaktaydı. Kelimei şehadette yer alan ” eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resulühü” sözünü söylemenin şirk olduğunu söyleyen büyük bir yanılgı içerisindedirler yada sapıklık içerisindedirler. Peygamber efendimizin kendi uygulaması olan bu durumu şirk olarak söyleyenler Peygamber Efendimize de şirk yaptığı iftirasında da bulunurlar. Bu tür insanların size bunları söylemesinin altında art niyette yatabilir. Bugün Vahhabi, Selefi inancına sahip olan IŞID gibi örgütlerin de inancı böyledir. Bu tür insanlardan uzak durmanızı tavsiye ederiz. Sizi de sapıklığı sürükleyebilirler.