Sponsorlu Bağlantılar
Kategoriler
Faydalı Bilgiler Kültür/Sanat

Tevazu Ve Alçak Gönüllülükte Toprak Gibi Ol

Öğüdün Geniş Açıklaması

Mevlana’nın öğütlerinden bir diğeri ise alçak alçak gönüllü ve mütevazi olmak üzerine…Tabi bunlarında ölçülü olması şahsi değerlerimizi korumamız açısından önem arz ediyor…

Sponsorlu Bağlantılar

Tevazu; makam, servet, şöhret gibi gelip geçici şeylere gereğinden fazla önem vermemek, bunları yararlanma, insanlara hizmet ve yardım etmek için bir vasıta saymaktır.

Mütevazi insan, hayatın türlü aşamalarını düşünerek kendi acizliğini unutmaz. Bütün hareketlerinde aklını kullanır. Basit duygularına esir olmaz. Sık sık kendini kontrol ederek hatalarını bulmaya ve bunları düzeltmeğe çalışır.

İnsandaki benlik duygusu irade ve aklın kontrolünden kurtularak azgınlaşırsa büyüklük hastalığı başlar. Fakat bu duygu gelişmez de şahsiyeti tamamen öldürülürse o zaman da aşağılık duygusu baş gösterir. Aşağılık duygusuna kapılan kimsede irade zayıflar, korkak, beceriksiz ve çekingen olur. Tevazu bir bakıma aşağılık duygusuna benzerse de ondan çok farklıdır. Tevazuda irade ve akıl vardır. Mütevazi insan düşünerek ve şuuruyla, bencil arzularını, isteklerini yener, kendinden bir takım meziyetler ve üstünlükler hayal etmez.

Sponsorlu Bağlantılar

Ancak tevazuun da bir sınırı vardır. Tevazuu miskinlik, uyuşukluk derecesine indirmek de hatadır. Mütevazi olmak demek hakaretlere katlanmak, haysiyet ve şereften yoksun olmak değildir. İnsan mütevazi olmakla beraber, vakar ve şahsiyetini korumasını da bilmelidir.”

Mevlana’ya göre büyüklenmemek, gururlanmamak, kibri bir tarafa bırakıp alçak gönüllü olmak, gönül kırmamak, edepli olmanın birer işaretidir ve tüm irfan sahiplerine göre her şey ancak edep ile güzelleşir, düzenlenir.

Hz. Mevlana’yı görmek için Konya’ya gelen büyük bir papaz maiyeti ile yolda giderken ona rast geliyor. Hürmet ederek huzurunda eğiliyor. Mevlana da aynı hürmetle mukabele ediyor. Papaz, her başını kaldırdığı zaman, Mevlana’yı aynı ihtiram vaziyetinde görüyor. Nihayet bu tevazu karşısında hayran kalıp Müslüman oluyor. Mevlana eve döndüğü zaman oğlu Sultan Veled’e şöyle diyor:

“Bir papaz, tevazu faziletini elimizden almak, o yolda bize galip gelmek istedi. Allah’a şükür biz onu mağlup ettik. Çünkü tevazu ve hilim Müslümanların şiarıdır.”

Sponsorlu Bağlantılar
Sponsorlu Bağlantılar
Sponsorlu Bağlantılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

RenkliNOT
Exit mobile version