Kategoriler
Kültür/Sanat Turizm

Yanı Başımızdaki Tarih (İstanbul’daki Sütunlar ve Taşlar)

İstanbul’un Tarihi

Öyle bir toplum olmuşuz ki; tarihi eserlerimizin üstüne yazılar çizip,yanında ateş yakıp, kafaları çekmeyi geçip  üstlerini kapamaya başladık. Tarihi eser bakımından çok zengin olan güzelim İstanbul’da ve güzelim yurdumuzda hangi birini koruduk,gerekn özeni gösterdik ? Onca ülkenden gelen turistler bile bizim tarihi eserlerimizin tarihini bizden daha çok biliyor malesef…İstanbul’da yaşayanların çok azı biliyordur ki bunlardan biri de benim, İstanbul’da ki 14 taşın sırrını;

Sponsorlu Bağlantılar

Arkadius Sütunu

Cerrahpaşa Avratpazarı’nda bin parça beyaz mermerden, minare gibi içi boş merdivenli yüksek bir direk vardı. Tepesinde peri yülü bir heykel duruyordu. Efsaneye göre yılda bir defa bir feryat koparırmış. Yeryüzünde ne kadar kuş varsa o heykelin etrafında dönermiş. Kuşların binlercesi yere düşer, halk da bunları toplayıp yermiş.

Çemberlitaş

Çemberlitaş tavuk pazarındaki sütun. Kırmızı renkli som mermerden yapılmış olan sütunun, hanedanı kötülüklerden, hastalıklardan ve fesattan koruduğuna inanılırdı. Hıristiyanlardan Hz. İsa’nın çarmıha gerildiği haçın, Çemberlitaş’ın altında olduğuna inananlar vardı.

Kıztaşı

Saraçhane’de Büyük Pozantin’in kızının mezarı üzerine dikilmiştir. Kıztaşı diye bilinen bu tılsımlı sütun, imparatorun kızını yılanlardan, çiyanlardan ve karıncalardan korumak için dikilmişti. Fakat yine kendisi için yapılmış olan Kız Kulesi’nde otururken, bir üzüm sepeti içine gizlenmiş olan ve üzümlerle beraber Kız Kulesi’ne gelen zehirli bir kara yılanı tarafından öldürüldü.

Sinekli Sütun

Kocamustafapaşa Altımermer’dedir. Altı tane mermer sütunun her biri eskiden yaşamış olan bilginler tarafından yaptırılmıştı. Bunlarının birinin üzerinde sürekli vızıldayan bir sinek resmi vardı. Bu sütun sayesinde İstanbul’a sivrisinek girmediğine inanılırdı.

Leylekli Sütun

Yine bu altı mermerden birisi idi. Burada da bir leylek resmi vardı. Efsaneye göre bu leylek senede iki defa çığlık atarmış. Birinci çığlıkta bir anda her yer leylek dolar, ikinci çığlıkta ise İstanbul’daki tüm leylekler yok olurmuş.

Horozlu Sütun

Yine altı mermerden birisi olan bu sütunun üzerinde bir horoz resmi vardı. Bu horoz 24 saatte bir öter horozlara önderlik edermiş.

Kucaklaşmış Sevgililer

Tunçtan yapılmış genç bir erkek ve sevgilisinin birbiriyle kucaklaşmış heykelleridir. Kavga eden evli çiftlerden biri gelip bu heykeli kucaklarsa hemen barışırlarmış.

İhtiyarlar Heykeli

Ünlü Hekim Calinus’un beyaz mermer üzerinde yaptırdığı ihtiyar adam ve kadın heykelidir. Birbiriyle geçinemeyen evli çiftlerden biri bu heykeli kucaklarsa hemen boşanırlarmış.

Veba Sütunu

Sultan Beyazıd Hamamı’nın altında 4 köşeli bir sütundu. Bu sütun sayesinde şehre veba mikrobunun girmediğine inanılırdı. Beyazıd Hamamı yapılırken Bu tılsımlı sütun yıkıldı. Söylentiye göre o anda Sultan II. Beyazıt’ın bir oğlu vebadan öldü ve şehirde veba salgını başladı.

İfrit Heykeli

Tekfur Sarayı’ndaki tunçtan bir ifrit heykelidir. Bu heykel yılda bir kez etrafına ateş saçarmış. Bu ateşten bir kıvılcım alabilen çok sağlıklı olur, hiç hastalanmaz ve ölene kadar genç kalırmış.

Koncoloz Mağarası

Zeyrek’te Hz. Yahya Kilisesi’nin bitişiğindeki mağaradır. Her sen kışın Zemheri geceleri olunca Koncoloz denilen cadılar bu mağaradan çakarak arabalara binip dolaşırlarmış. Cadılar Bayramı Hıristiyanlarca halen kutlanır.

Dört Melekli Sütun

Ayasofya’da 4 sütunlu bir anıttır. Cebrail, Azrail, Mikail ve İsrafil resimleri bulunan bu sütunların her biri bir tılsımdı. Bu 4 büyük melekten Cebrail kanat çırpıp bağırınca Doğu’da bolluk, bereket olacağı anlamına gelirmiş. İsrafil resmi kanat çırptığında Batı’da kıtlık olacağına inanılırmış. Mikail resmi kanat çırparsa kuzeyden bir kahraman çıkacağı işaret sayılırmış. Azrail resmi kanat çırpınca da dünyanın her yerinde veba salgını başlarmış.

Burma Sütun

Sultanahmet Meydanı’ndaki siyah renkli Burmalı Sütundur. 3 başlı ejderha, ya da birbirine dolanmış 3 yılan şeklindedir. Yeniçerilerden birisi bir kılıç darbesiyle bu 3 yılanın başını koparınca tılsım bozulmuş. Ve İstanbul’da daha önce hiç görülmezken birden bire akrepler, yılanlar ortaya çıkmış.

Örme Sütun

Sultanahmet Meydanı’nda örme sütun denilen anıttır. 300 bin taştan yapılma bir sütunun tepesinde çok güçlü bir mıknatıs varmış. Bu mıknatıs İstanbul’u depremlerden korurmuş.

Sponsorlu Bağlantılar

“Yanı Başımızdaki Tarih (İstanbul’daki Sütunlar ve Taşlar)” için bir yanıt

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

RenkliNOT